Günlerdir hiç birşey yazmadım bloğuma hep aman dikişlerim var aman işim var diye kendimi kandırıyorum,hiçte değil sadece tembellik.Ay napıcam ben bu tembellikle sonum hiç iyi değil:)Aslında benim hiç suçum yok hep alt beynimin halt yemesi,tabi.Bir kaç gün önce tv de R.Şanal'ı gördüm daha önce tanımıyordum halada ismini bilmiyorum heryerde R.Şanal yazıyor,niyeyse rahşan diye tahmin etmiştim ama değil sanırım.Neyse bu bey kuantum düşünceyle ilgili kitaplar falan yazmış programdada anlatıyordu.Anlattıkları mantıklı geldi bana karşımıza çıkan olumsuzlukların anahtarı yine bizde bunlardan "olumlama" yaparak kurtulabilirmişiz.Kendisine gelen insanların,yaptıkları çalışmalarla hayatlarını değiştirdiklerini falan söyledi.Hatta kendimize kurmamız gereken cümleleride söyledi ama unuttum kitabınıda almayı düşünüyorum KUANTUM KODLAMA son kitabı.Mesela kendisinin sağ bacağı ağrıyormuş bir zamanlar,ben olsam bunu romatizmaya falan bağlarım (hatta benimde sağ bacağım ağrıyor şimdi teşhisi koydum kireçleme başlangıcı)fakat beyfendi bunu herhangi bir hastalığa bağlamıyor.Bunu başarıdan korkmak olarak tanımlıyor alt beynimizdeki bu tarz koşullamalar vücudumuzda türlü şekillerde cereyan ediyormuş sağ bacak ağrımasıda bunlardan biri kendisi o zamanlar böle bir dönem içindeymiş herhalde.Tamda anlatamadım ama aklımda kalanlar yani bunlar.Buraya neden bağladım işi kendimi temize çıkarmak için tabü.Yani aslında ben tembel değilim,alt beyinn herşeyin sorumlusu ooo.Kendimi akladıktan sonra asıl mevzuya gelebilirim:)
Ben lisedeyken defter tutardım ama öyle saçma arabesk kız defterlerinden değil.Hoşuma giden yazıları yazardım,okuduğum kitaplardan çıkardığım notları buraya yazardım.Bide Yılmaz Erdoğan,Sunay Akın ve Yahya Kemal hastalığım vardı Allahım yazardım yazardım şiirlerini.Ben yazamıyorum ya nasıl kıskanıyorum böyle güzel yazarları,şairleri.O kelime oyunları falan beni benden alıyordu hala da alıyor.Sonraları Fuzulî,Nedim,Baki ... beni benden alır oldu.Ne çok isterdim böyle güzel şeyler söyleyebilmeyi ama yok ne yaparsın Allah vermemiş yani.Buraya kadar okuduysanız size Hayyamdan "Pergel"i armağan ediyorum,okumadıysan yok:P
mmmmmm heh konu defterden açılmıştı işte sabah kalktığımda defteri çekmecemde gördüm bir okuyayım dedim ilk sayfasına Ahmet Savaş'ın kitabından bir alıntıyı yazmışım.Evet hatırlıyorum o zamanlar çok etkilenmiştim şimdi okudum yine etkilendim...Bu kadar laf kalabalığının sebebi bu yazıyı burada paylaşmaktı,paylaşayımda sizde kurtuluuun bende.Görüşenzii...
AŞK VE CİNAYET KOLEKSİYONU
"Beni evcilleştiremeyeceksiniz..
Ben bütün yazdıklarımda Allah'ı ve kadını anlatacağım..
Çok zaman ikisini de yok sayacağım hayatımda ve ne kadar uğraşsalar da bana varlıklarını ispat edemeyecekler.. Varlıklarına ihtiyacım olduğunda ise onların kucaklarına sığınıp huzur bulacağım..
İnsan kokulu acizliğimi Allah'ın kudretli ismine ve kadının şehvetli tenine saklayacağım.
Ömrümün sonuna kadar ikisinin arasında keşmekeşte kalacak ve bu keşmekeşin insanı delilik ile dinginlik arasında dolaştıran hazzını tadacağım..
Saçma kurallardan ördüğünüz demir parmaklıklar ve elinizdeki kırbaçlar hiç bir işe yaramayacak..
Ben bütün yazdıklarımda Allah'ı ve kadını anlatacağım..
Hayatımın her hangi bir anında bazen ikiside apansız terkedecek beni ya da şahdamarımdan daha yakın olacaklar.
Onlar,beni bendendaha iyi tanıyacaklar ve günahlarımda hoyratlaşacak, iyiliklerimde ise ödüllendirecekler beni..
İnsan kalbinin ve aklının kudreti gözlerinin gördüğüne değil görmediğine aşk duymasıdır..
Ben ikisini de görmedin sevdim, inandım ve özledim..
Oysa ki siz Allah'ı haz ile değil korku ile seveceksiniz..
Sırf bu yüzden kadınları aşk ile sevmeyi hiç bir zaman beceremeyeceksiniz..Çünkü Siz Allah'ın karşısındaki hiçliğinizi ve korkunuzu kadınları severken hoyrat bir erkeklik ve güç gösterisine çevirecek, bunun aslında nasıl bir acizlik olduğunu içten içe bileceksiniz..
Yazık ki aşktan bihaber siz köpeksevişmesi taklitçileri, ömrünüz boyunca bir kadının kirpiklerine parmakuçlarınız ile dokunmayı aklınıza bile getirmeden vucudunuzun hep aynı yeri ile dokunacaksınız onlara..
Melek akıl ve aşktı..
Hayvan şehvetti..
İnsan, akıl ve aşk ve şehvetti..
Allah'ın varlığına ve kadının tenine aşkla ulaştığında melek ruhuna büründü insan..
Şirk ile Allah'ın karşısına, şehvet ile de kadının üstüne çıktığında hayvan postuna büründü nefesi..
Melek ile hayvan arasında azapta kaldı ruhlarımız..
Ve siz beni evcilleştiremeyeceksiniz..
Bir yanım melek kanatları takacak, bir yanım hayvan postuna bürünecek..
Hem aşk hem de şehvet ile sevmenin tadını biliyorum çünkü.."
AHMET SAVAŞ
23 Ocak 2010 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Ayy aynen yaa benimde belimde bi ağrı var direk bel fıtığı teşhisi koydum :))
:)kesin başka bir anlamı var;)
Yorum Gönder